SUBÜ Depremlere risk yönetimi açısından bakmalıyız
6 Şubat 2023 Kahramanmaraş Depremlerinin yıl dönümü nedeniyle bir değerlendirmede bulunan SUBÜ DAMER Müdürü Dr. Öğretim Üyesi Osman Kırtel, yıkımın en büyük sebebinin standartlara ve yönetmeliklere uygun olarak inşa edilmeyen yapılar olduğunu ifade etti ve depremlerle baş edebilmek için yapılması gereken en önemli şeyin konuya kriz yönetimi değil risk yönetimi açısından bakmak olduğunu söyledi.
05 Şubat 2024 - 16:32
Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (SUBÜ) Deprem Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi (DAMER) Müdürü Dr. Öğretim Üyesi Osman Kırtel, 6 Şubat 2023 Kahramanmaraş Depremlerinin yıl dönümü nedeniyle bir değerlendirmede bulundu. Kırtel değerlendirmesinde; depremlerin özellikleri, bıraktıkları maddi ve manevi hasarlar, yıkımın temel sebepleri, Sakarya’da İl Risk Azaltma Planı doğrultusunda yürütülen çalışmalar ve bu çalışmalardan beklenen çıktılara ilişkin detaylara değindi.
Büyüklüğü 7’nin üzerinde 20 deprem Türkiye’nin Anadolu plakası üzerinde sismik aktivitenin yoğun olduğu bir bölgede yer aldığını
kaydeden DAMER Müdürü Dr. Öğretim Üyesi Osman Kırtel, “Sadece son yüzyılda büyüklüğü 7’nin üzerinde toplam 20 deprem meydana geldi. Geçen süre zarfında can ve mal kaybına sebep olan 269 deprem oldu. Bir yıl önce 6 Şubat 2023’te Kahramanmaraş Pazarcık merkezli 7.8 (Mw) büyüklüğündeki çok şiddetli deprem ve ardından meydana gelen bir dizi tetiklenmiş yıkıcı depremler; Kahramanmaraş, Hatay, Adıyaman, Gaziantep, Malatya, Kilis, Diyarbakır, Adana, Osmaniye, Şanlıurfa ve Elazığ olmak üzere toplamda 11 ilimizde büyük yıkımlara yol açtı.
Depremden etkilenen bu iller, yaklaşık 14 milyonluk toplam nüfusları ile ülke nüfusunun yüzde 16,4’üne tekabül ediyorlar. Bölgedeki toplam bina sayısı ise yaklaşık 2,6 milyon” diye konuştu.
300 bin binanın verisi sayısal ortamda
Büyükşehir Belediyesi ve AFAD İl Müdürlüğü’nün özverili çalışmaları ile Türkiye’de bir ilk
olacak şekilde Sakarya’nın tüm yapı stokunun belirlenmesine ilişkin saha çalışmalarının neredeyse tamamlandığı bilgisini veren Kırtel, “Yaklaşık 300 bin binanın verisi sayısal ortama aktarıldı. Bir sonraki aşamada ‘hasar görebilirlik analizi ve raporlama’ süreci ile şehrimizde yapılacak herhangi bir iyileştirme, kentsel dönüşüm vb. çalışmalara altlık oluşturulacak. Herhangi bir risk derecelendirmesi olmadan yapılacak faaliyetler, risk azaltma faaliyetinden ziyade bir takım rant ve/veya inşaat faaliyeti olacaktır. Bu nedenle şehrimizde sorumlu tüm kurum ve kuruluşlardan bu çalışmaların tamamlanması için gerekli desteklerin verilmesini bekliyor ve talep ediyoruz. Yapılan araştırmalar deprem öncesi yapılacak 1 birimlik harcamanın deprem sonrası en az 7 birimlik harcamaya eşdeğer olduğunu gösteriyor. O yüzden bu tür çalışmalara yapılacak destekler herhangi bir maddi kayıp oluşturmayacağı gibi geleceğe çok büyük bir yatırım olacak. Can kayıplarını en aza indirecek. SUBÜ DAMER olarak şehrimizdeki deprem ile ilgili geçmişte yapılan tüm
çalışmalara destek olduğumuz gibi gelecekte de bu desteklerimizi elimizden geldiğince
sürdüreceğiz.”
Büyüklüğü 7’nin üzerinde 20 deprem Türkiye’nin Anadolu plakası üzerinde sismik aktivitenin yoğun olduğu bir bölgede yer aldığını
kaydeden DAMER Müdürü Dr. Öğretim Üyesi Osman Kırtel, “Sadece son yüzyılda büyüklüğü 7’nin üzerinde toplam 20 deprem meydana geldi. Geçen süre zarfında can ve mal kaybına sebep olan 269 deprem oldu. Bir yıl önce 6 Şubat 2023’te Kahramanmaraş Pazarcık merkezli 7.8 (Mw) büyüklüğündeki çok şiddetli deprem ve ardından meydana gelen bir dizi tetiklenmiş yıkıcı depremler; Kahramanmaraş, Hatay, Adıyaman, Gaziantep, Malatya, Kilis, Diyarbakır, Adana, Osmaniye, Şanlıurfa ve Elazığ olmak üzere toplamda 11 ilimizde büyük yıkımlara yol açtı.
Depremden etkilenen bu iller, yaklaşık 14 milyonluk toplam nüfusları ile ülke nüfusunun yüzde 16,4’üne tekabül ediyorlar. Bölgedeki toplam bina sayısı ise yaklaşık 2,6 milyon” diye konuştu.
300 bin binanın verisi sayısal ortamda
Büyükşehir Belediyesi ve AFAD İl Müdürlüğü’nün özverili çalışmaları ile Türkiye’de bir ilk
olacak şekilde Sakarya’nın tüm yapı stokunun belirlenmesine ilişkin saha çalışmalarının neredeyse tamamlandığı bilgisini veren Kırtel, “Yaklaşık 300 bin binanın verisi sayısal ortama aktarıldı. Bir sonraki aşamada ‘hasar görebilirlik analizi ve raporlama’ süreci ile şehrimizde yapılacak herhangi bir iyileştirme, kentsel dönüşüm vb. çalışmalara altlık oluşturulacak. Herhangi bir risk derecelendirmesi olmadan yapılacak faaliyetler, risk azaltma faaliyetinden ziyade bir takım rant ve/veya inşaat faaliyeti olacaktır. Bu nedenle şehrimizde sorumlu tüm kurum ve kuruluşlardan bu çalışmaların tamamlanması için gerekli desteklerin verilmesini bekliyor ve talep ediyoruz. Yapılan araştırmalar deprem öncesi yapılacak 1 birimlik harcamanın deprem sonrası en az 7 birimlik harcamaya eşdeğer olduğunu gösteriyor. O yüzden bu tür çalışmalara yapılacak destekler herhangi bir maddi kayıp oluşturmayacağı gibi geleceğe çok büyük bir yatırım olacak. Can kayıplarını en aza indirecek. SUBÜ DAMER olarak şehrimizdeki deprem ile ilgili geçmişte yapılan tüm
çalışmalara destek olduğumuz gibi gelecekte de bu desteklerimizi elimizden geldiğince
sürdüreceğiz.”
YORUMLAR